Türkler ve göç alanında önemli çalışmalar yapan, “Türk Grup Davranışı” kitabı ile Türkiye Yazarlar Birliği 2006 yılı “Yılın Fikir Adamı Ödülü”ne layık görülen Prof. Dr. Erol Göka, 13. Kocaeli Kitap Fuarı’na konuk oldu. 2020 yılında kültür ve sanat hayatına uzun süreli katkıları nedeniyle Türkiye Yazarlar Birliği’nin “Üstün Hizmet Ödülü”nü de almaya hak kazanan Göka, fuarda Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin sorularını yanıtladı. ‘’Kocaeli Kitap Fuarı’nın müdavimiyim’’ diyen Göka, ‘’Belediyeciliğimiz insanla şehir ilişkisine oturmalıdır. Kocaeli’de yaşayanlar bu şehrin kimliğini benimsemişse şehre ait hissediyorsa çalışmalar başarıya ulaşmıştır. Kitap fuarları şehir kimliğine katkı sunmalıdır’’ ifadesini kullandı.

SANAYİ ŞEHRİ KOCAELİ VE GÖÇ

Kocaeli Kitap Fuarı’na her geldiğinde çok heyecanlandığını aktaran Prof. Dr. Göka, sorularımıza büyük bir samimiyetle yanıt verdi. Kitap fuarının Kocaeli’nin kültür hayatına çok katkısı olduğunu söyleyen Göka, ‘’Bildiğiniz gibi sanayi şehri Kocaeli asırlar boyunca göç yollarında yer aldı ve Türkiye’nin her vilayetinde göç aldı, almaya da devam ediyor. Sizce bu göç Kocaeli’ye ne verdi, karşılığında ne aldı?’’ sorumuza şu yanıtı verdi; ‘’Kocaeli göç ve şehircilikten çok etkileniyor. Sanayi şehri olduğu için çok göç alıyor. Bu noktada şehircilikle ilgili kültürel kalkınmayı da öne alarak bir şeyler yapmak gerekiyor. İnsanlar sanayi şehirlerinde parayı kazanıyor ama orada bir kültür üretemiyor. Kocaeli bunu hep aşmaya çalıştı. Şehir hayatı estetik ve kültürle bütünleşmezse bu insana uygun bir şey değil. Kültürü mutlaka insanların hayatına sokmak zorundayız, bunu yapanları kutluyorum. Türkiye’nin değişik yerlerinden Kocaeli çok göç alıyor ve geldikleri yeri de buraya getiriyorlar. Bu kişileri Kocaeli çatısı altında, kültür, sanat ve sporla birleştirebilir. Böylece Kocaelilik başlar, insanlar burada gelecek hesabı yapmaya başlar.’’

EN BÜYÜK HİZMET İNSANLARIN MUTLULUĞUDUR

Göçebe hayatın zorluklarından birisi de kültür ve sanata alanlarına ulaşmakta yaşanıyor. Prof. Dr. Göka’ya, ‘’Kocaeli Büyükşehir’in düzenlediği kitap fuarının bu yılki ana teması şehir ve kitap… Kitap okumak göçebe ruhlara iyi gelir mi ve şehirleşmeye özellikle de mutlu şehirlere faydası olur mu?’’ sorusunu yönelttik. Göka bu sorumuza, ‘’Göçebeliğin olumlu ve olumsuz yanları var. Olumlu yanlarını geliştirmek için kültür ve sanatla destek olmak lazım. Bunu geliştirebilecek olan kitaptır. Kitap okuduğunuzda dünyayı kelimelerle geliştirmiş olan bir insanın ufkuna giriyorsunuz ve bu sizin ufkunuzu da geliştiriyor. Belediyeciliğimiz insanla şehir ilişkisine oturmalıdır. Kocaeli’de yaşayanlar bu şehrin kimliğini benimsemişlerse, kendilerini şehre ait hissediyorlarsa çalışmalar başarıya ulaşmıştır. Kitap fuarları şehir kimliğine katkı sunmalıdır. Bu şehirde yaşıyor olmanın insanları mutlu etmesi bir belediyenin yapacağı en büyük hizmettir‘’ dedi.

GÖÇEBENİN ŞEHİRLE İLİŞKİSİ İĞRETİDİR

Röportajın ardından geçtiği söyleşide göçebelik ve şehir üzerine konuşan Göka, “Göçebenin şehirle ilişkisi iğreti bir ilişkidir. Hep tabiatla ilişkilidir. Yağmur ne zaman yağacak, kış ne zaman gelecek. Ona göre davranır ve gereğini yapar. Yeni konumlar arar ya da yaylaktan kışlağa geçer. Şehirlerdeki hareketliliğin bir nedeni de ekmek bulma derdidir. Buna göre yer değiştiriyoruz. Sürekli geçimimizi başka bir şehirde arıyor ve bir türlü oturduğumuz yeri sahiplenemiyoruz. Bakıyorum yayla şenlikleri düzenleniyor. On binlerce kişi katılıyor. O zaman şehirciliği buna göre düzenlemeniz gerekiyor. Batılı bir belediyecilik anlayışında bunu bulmak mümkün değildir.” diye konuştu.